9 Eylül 2013 Pazartesi

İNSANLAR VE ROBOTLAR

Uzaklaşabilir mi ki insan kendinden? Kaç adım öteye,kaç sokak ileriye? Adımlarımız ne kadar hızlı ve büyük olursa o kadar yaklaşırız kendimize.
İnsanların bizi kabul etmesi için onların yanında; olmadığımız bir kişiyi gerçekten oynamak zorunda mıyız?
Cebimizde daha kaç tane maske taşımalıyız. Onlar bizi ''biz'' olarak kabullenene kadar mı? Gerçekten kolay mı insanın kendinden kaçması?
Bazı insanlar,hayattan kaçarak ''kendinden'' de kaçabileceğini düşünüyor.Nerede görülmüş birkaç şehir ilerlemekle yok olduğu ön yargıların...Evet,asıl sorunumuz bu bizim... ön yargı... Ön yargılar yanlış olabileceği gibi doğru da olabilir, ama bu ön yargı olduğunu değiştirmez. İşte bir ön yargı daha...Kim olursanız olun;insanlar sizi daima yargılayacak.Bu nedenle sadece olmak istediğiniz kişi olun. Doğduğumuzda o kadar saf ve masumken;sadece uyumak isteğimizde ve acıktığımızda ağlarken. Çocukluğumuzda bir şekerle bile mutlu olurken neden şimdi bu cümleleri kurarken mutlu kelimesinden önce ''bile'' gelir? Bence neden demekte saçma artık.İnsanlar acımasız,isyankar,vefasız olmuş. O insanlar yüzünden iyilere bile güven kalmamış.Herkes birbirine ön yargıları yüzünden ''Aman, dikkat!'' diye yaklaşır, birileri ölsün diye dua eder hale gelmiş. Filmler bile özenmiş insanların bu çirkinliğine...
  Her kötü olayda kadere inanılır, Allah'a dua edilir olmuş, ama güzel olan her şeyi ben yaptım der hale gelmiş insanlar. Kısacası ikiye bölünmüş bu dünya;insanlar ve robotlar...

1 yorum: